Kumdan kaleler, buzdan heykeller, kâğıttan gemilerdir servetin.
Özün toprak senin, gönül taşa çalmaz; ondan mı boyun eğmeyişin?
Ayakların yere basmadığından mı bu kibir, kibriya?
Dört köşe ışıktan, dört duvar taştan ibaret hüviyetin.
Gururla çıktığın saltanata itimat etme;
Sözünün eri değilsen çıktığın gibi inersin.
Bildiğin bilmediğinin zerresi, sanma ki çok şey bilirsin;
Bundandır kat kat yükselirken başın, göğe ermeyişin…
Kendini bilmez isen ne bilirsin kadri kıymeti,
Akıl değildir adı, varlığa hükmeden hürriyetin…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder