Yazımı Sıklıkla Karıştırılan Sözcüklerin Doğru Yazımları
YANLIŞ/DOĞRU
ablem / amblem,
acaip / acayip,
acenta / acente,
acitasyon / ajitasyon (kışkırtma, duygu sömürüsü yapma),
adele / adale,
afaroz / aforoz (Hristiyanlıkta cemaatten kovma cezası, darılıp biriyle konuşmama, uzaklaştırma),
afilli/ afili (gösterişli, çalımlı),
ahçı/ aşçı,
ahpap/ ahbap,
akapunktur/ akupunktur (iğne batırılarak yapılan tedavi),
alarım/ alarm,
aliminyum – alimünyum/ alüminyum,
allerji / alerji,
alobora / alabora (geminin yan yatması),
amartisör/ amortisör,
anfi / amfi (basamaklı olarak yükselen büyük derslik),
anotomi / anatomi,
antiparantez / antrparantez,
antreman/ antrenman,
aparatif – aperatif / aperitif (ön içki),
aporlor – hoporlör – opörler / hoparlör,
aptes/ abdest,
arabeks / arabesk,
arefe / arife,
arozöz/ arazöz (yolları ve yol kenarlarındaki yeşillikleri sulamakta kullanılan araç),
artiz – artis / artist,
askari/ asgari (en az, en düşük),
assubay / astsubay,
asvalt / asfalt,
aşentiyon – aşantiyon / eşantiyon,
aşofman – eşortman- / eşofman,
ataç / ataş (tutturgaç),
atelye/ atölye,
ateşe / ataşe (elçilik uzmanı),
avut/ aut (dış),
Azerbeycan / Azerbaycan
barsak/ bağırsak,
bilader / birader,
bilimum / bilumum,
birfiil/ bilfiil,
birhaber / bihaber,
boğa yılanı / boa yılanı,
boy pos / boy bos,
boğça – poaça – poça / poğaça,
büsküüt- püsküüt – pisküüt – pisküvi – püsküvüt… / bisküvi
canbaz/ cambaz,
candarma- cenderme/ jandarma,
celatin / jelatin,
ceryan / cereyan,
ceton / jeton,
cimnastik / jimnastik,
ciyer / ciğer,
çekinser / çekimser,
çiflik / çiftlik,
çinakop / çinekop,
civa / cıva,
çukulata- çukolata / çikolata
dekarasyon / dekorasyon,
dekaratör / dekoratör,
dersane / dershane,
dinazor / dinozor,
direk / direkt,
döğmek / dövmek,
döküman / doküman (belge),
dökümanter / dokümanter (belgesel)
egzantrik-ekzantrik- egsantrik/ eksantrik (dış merkezli, ayrıksı),
egzos- egsoz- eksoz-egzost- eksozt / egzoz,
ensitü / enstitü,
entellektüel / entelektüel,
entrasan / enteresan,
erezyon / erozyon (aşınma),
eskirim / eskrim,
espiri / espri,
eşgal-eşkal / eşkâl (dıştan görünüş, biçim),
evsane / efsane,
ezzane / eczane
faliyet /faaliyet,
fantazi / fantezi (değişik heves, değişik beğeni),
fasülye/ fasulye,
fermar/ fermuar,
fesetmek/ feshetmek (bozmak, dağıtmak),
fiat/ fiyat,
filim/ film,
fites/ vites,
florasan/ floresan
gangaster/ gangster,
gangren/ kangren,
gardolap/ gardırop,
gaste- gazte/ gazete,
gravat/ kravat
halel (bozma, bozukluk) ⇒ helâl (dinin kurallarına aykırı olmayan, dinî bakımdan yasaklanmamış olan, haram karşıtı)
hakkaten/ hakikaten,
halisinasyon- halisünasyon / halüsinasyon (sanrı),
haremlik selamlık/ harem selamlık,
harfiyat/ hafriyat (kazı),
herkez- herkeş/ herkes,
heycan/ heyecan,
Hıristiyan / Hristiyan…
ıskonto/ iskonto,
Istanbul- İstambul / İstanbul,
ıstırap/ ızdırap,
istakoz / ıstakoz,
ilizyon- ilüzyon/ illüzyon (yanılsama),
inkilap / inkılap,
insiyatif / inisiyatif (öncelik, üstünlük),
istepne / stepne (yedek lastik),
istihap hatti / istiap haddi (içine alma sınırı, sığdırma sınırı)
izalasyon / izolasyon
karsör- karisör/ karoser,
kakafoni/ kakofoni (ses uyumsuzluğu),
kalemşör / kalemşor (kalem savaşçısı),
kanpanya / kampanya,
kaporo / kaparo,
karegrafi- kareografi/ koreografi (figür ve anlatımların bütünü),
karekter/ karakter,
karnıbahar / karnabahar,
kavonoz / kavanoz,
katalok / katalog,
kaysı / kayısı,
kırahatane / kıraathane,
kilot/ külot,
kipri / kirpi,
kiprik/ kirpik,
kitlemek / kilitlemek,
klavuz/ kılavuz,
klüp / kulüp,
kokreç- kokareç / kokoreç,
kolanya / kolonya,
kollej / kolej,
kolleksiyon / koleksiyon,
kollektif / kolektif,
komidin / komodin (küçük dolap),
kominist/ komünist,
komünükasyon / komünikasyon (iletişim),
konsansüs / konsensüs (uzlaşma),
kontür- kontur / kontör,
kopye / kopya,
kurdela- kordale- kurdale / kurdele,
küpür / kupür (giyside kesim),
küvöz / kuvöz (yaşanak)
layik / laik,
labaratuar- labaratuvar- laboratuar / laboratuvar,
lağbo- lavobo / lavabo,
laylon/ naylon
mahçup / mahcup,
mahfolmak / mahvolmak,
mahsuz- masus / mahsus,
makina / makine,
maktül / maktul (öldürülmüş),
manüpülasyon / manipülasyon (yönlendirme, seçme),
matamatik / matematik,
mataryal / materyal,
maydonoz / maydanoz,
mefta / mevta (ölü, ölmüş kimse),
megoloman- megolaman/ megaloman (kendini çok büyük gören kimse),
melemen/ menemen,
melhem / merhem,
menapoz/ menopoz,
menejer- menecer / menajer,
mentalite / mantalite (anlayış),
menüsküs / menisküs,
meyva / meyve,
miğde / mide,
mokasen / makosen (kısa ökçeli, bağsız ayakkabı),
motorsiklet/ motosiklet,
mozayik/ mozaik,
mönü/ menü (yemek listesi),
muacir / muhacir,
muaffak / muvaffak,
muhattap / muhatap,
mundar / murdar (kirli, pis),
mustarip / muzdarip,
muşanba / muşamba,
muzur / muzır (zararlı),
münübüs/ minibüs,
müracat / müracaat,
mürüvet- mürivet / mürüvvet (cömertlik, yiğitlik),
müsayit/ müsait,
müsbet/ müspet,
müsvette / müsvedde,
mütaakip / müteakip,
mütahit/ müteahhit
nalet / lanet,
naturel/ natürel (doğal),
nergiz / nergis,
nisbet/ nispet,
nötür/ nötr (etkisiz)…
oce/ oje,
okşizen / oksijen,
oparasyon / operasyon,
opsayd / ofsayt,
orjinal / orijinal,
şok olmak / şoke olmak,
öğe / öge,
ötenazi/ ötanazi (ölme hakkı)
palyanço- palyoça / palyaço,
panaroma/ panorama (genel görünüm),
pantalon/ pantolon,
parağraf/ paragraf,
pardesü / pardösü,
parelel / paralel,
parende / perende (havada dönerek atılan takla),
parlementer / parlamenter,
parlemento / parlamento,
payton / fayton,
penbe/ pembe,
peştemal / peştamal,
pisiklet / bisiklet,
proğram- prooram / program,
proleterya/ proletarya (emekçi sınıfı),
promasyon / promosyon (özendirme),
provakatör / provokatör (kışkırtmacı),
psikiyatrist/ psikiyatr…
radyosyon/ radyasyon,
rakkam / rakam,
raslantı / rastlantı,
rasgele / rastgele,
restoran/ restoran,
revanş/ rövanş,
rezarvasyon / rezervasyon,
riks/ risk.
Roma rakamları / Romen rakamları,
ropörtaj / röportaj
sada / seda: (ses),
safa / sefa (gönül rahatlığı),
sağnak/ sağanak,
sandoviç- sandöviç- sandüviç/ sandviç,
sarmısak / sarımsak,
satlık / satılık,
sellektör / selektör,
seramoni / seremoni (tören),
serbes/ serbest,
seyehat/ seyahat,
sezeryan/ sezaryen,
silahşör/ silahşor,
sohpet/ sohbet,
soy kırımı/ soykırım,
statyum / stadyum,
su basmanı / subasman (oturmalık),
subap- supab-sibop/ supap,
sueter / süveter,
südyen- sudyen / sütyen,
sükûtuhayal/ sukutuhayal (hayal kırıklığı),
süpriz- süprüz /sürpriz,
sütüdyo / stüdyo
şanzuman/ şanzıman,
şarter/ şalter,
şarz / şarj,
şayibe/ şaibe,
şemşiye/ şemsiye,
şevkat/ şefkat,
şifai/ şifahi,
şohben / şofben,
şöför / şoför
tabiyat/ tabiat,
tahüt/ taahhüt,
taamüden-tamüden/ taammüden (kasten, tasarlayarak),
tafsiye/ tavsiye,
tahtarevalli/ tahterevalli,
taktim / takdim,
taktir/ takdir
tastik / tasdik,
tanpon/ tampon,
tasfir/ tasvir,
tasviye/ tasfiye (arıtma),
taşaron/ taşeron (ikinci derecede müteahhit),
teferuat/ teferruat,
tekneloji / teknoloji,
tekrardan/ tekrar,
temize gitmek / temyize gitmek,
tenbel/ tembel,
tenbih/ tembih,
tenefüs/ teneffüs,
teravi- terevi/ teravih,
tesbih/ tespih,
tesbit / tespit,
teşfik/ teşvik,
tetanoz/ tetanos,
tiskinmek/ tiksinmek,
tiyo/ tüyo (gizli bilgi),
tolorans/ tolerans,
tos/ tost,
traş/ tıraş,
tribuşon- tirbüşon/ tirbuşon (burgu),
türübün / tribün
ukte / ukde (yükümlülük, sorumluluk),
ultrasyon/ ultrason (yansılanım),
ultümaton- ültimatom/ ültimatom (bir devletin başka bir devlete verdiği nota),
usûl / usul,
utopya / ütopya,
ünüforma / üniforma,
ünvan/ unvan,
üvertür/ uvertür (konser öncesi çalınan parça)
valeybol- veleybol/ voleybol,
vehamet/ vahamet (güçlük, tehlikeli durum),
vejeteryan/ vejetaryen (etyemez),
vürüs/ virüs (parazit)
yalnış/ yanlış
yayınlamak/ yayımlamak,
yımırta/ yumurta,
yövmiye / yevmiye,
zenaat/ zanaat,
zerafet / zarafet (zariflik),
zınba / zımba…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder